Elektrifikasyon, fosil yakıtları kullanan teknolojilerin, enerji kaynağı olarak elektriği kullanan teknolojilerle değiştirilmesi sürecidir. Elektrifikasyon yaklaşımı, elektrik üretmek için kullanılan kaynaklara bağlı olarak tüm dünyada sera gazı emisyonlarının çok önemli bir bölümünü azaltma potansiyeline sahiptir. Özellikle ulaşım, inşaat ve sanayi sektörlerinden kaynaklanan karbondioksit emisyonları elektrifikasyon sayesinde önemli ölçüde azalabilir. Bu sektörlerden kaynaklanan emisyonların ele alınması, ekonominin karbondan arındırılması ve nihayetinde iklim değişikliğinin etkilerinin hafifletilmesi için kritik öneme sahiptir. AB’nin başlattığı Yeşil Mutabakat sürecinde de elektrifikasyon adımlarının ayrı bir yeri vardır.

AB yönetimi elektrifikasyonu, ekonomilerini kısa bir sürede karbondan arındırmanın en uygun maliyetli ve güvenilir yolu olarak görmektedir. Atlacak somut adımlar Avrupa’nın iklim değişikliğinin kötü sonuçlarından kaçınmasına ve hem ekonomisi hem de vatandaşları için önemli faydalar üretmesine olanak sağlayacaktır. AB ile ticari ilişkileri bulunan ülkelerin de bu konuda doğru aksiyonları alması ve ekonomilerini olabildiğince karbondan arındırmaları gerekmektedir. Fosil yakıt kullanımının azaltılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına olan talebin ve teşviğin artırılması elektrifikasyon açısından son derece önemlidir.

Elektrifikasyon özetle fosil yakıtlardan temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi ifade eder. Bu yaklaşım karbon emisyonlarını azaltmak ve çevreyi korumanın yanı sıra aynı zamanda Avrupa ekonomisini canlandıraabilir ve milyonlarca yeni ve sürdürülebilir iş alanları yaratabilir. Bu da daha sürdürülebilir ekonomiler inşa etmek için ihtiyaç duyulan bir adımdır. Elektrifikasyon ayrıca tüketicilerin temiz enerji geçişine aktif olarak katılmalarını da sağlamaktadır. Ayrıca sanayi, bina ve ulaşımdan kaynaklanan hava kirliliğinin azaltılması açısından avantajlar getirmekte ve AB vatandaşları için kritik sağlık risklerini sınırlayabilmektedir.

AB Yeşil Mutabakatı ile Başlayan Yeni Süreç

Fit for 55 paketi, Avrupa’yı 2050 yılına kadar iklim nötr olma yolunda ilerletecek olan 2030 için net iklim ve enerji hedefleriyle enerji sisteminin karbondan arındırılmasına yönelik olumlu adımların atılmasını sağlayacaktır. Bu bağlamda Avrupa Komisyonu’nun sunduğu Enerji Vergilendirme Direktifi fosil yakıt tüketimi için vergi muafiyetlerini kaldıracak, elektriği motorlarda ve ısınmada kullanıldığında en az vergilendirilen enerji kaynakları arasında değerlendirecek ve depolama tesislerinde çifte vergilendirmeyi ortadan kaldıracak bir potansiyele sahiptir. Bu da ulaşım ve ısıtma sektörlerinde elektrifikasyonu desteklemek için şimdiye kadar çok fazla ihtiyaç duyulan önemli bir adımdır.

Yenilenebilir enerji hedefine ulaşmak, 2030 yılına kadar %55 emisyon azaltma hedefini yakalamak için kritik bir ön koşuldur. Ancak ulaşım, endüstri ve ısıtma ve soğutmanın yanı sıra bunların elektrik sistemine entegrasyonunun esnek ve yenilenebilir tabanlı elektrifikasyonunu sağlamak için daha çok şey yapılabilir. Yenilenebilir Enerji Direktifi, aynı anda doğayı korurken ve eski haline getirirken inşa edilmesi gereken şebeke altyapısı da dahil olmak üzere basitleştirilmiş izin süreçleriyle güçlendirilmelidir.

Elektrifikasyon, son kullanıcıların enerji verimliliğini ve enerji sistemi üzerinde ilerlemek için büyük fırsatlar sunuyor. Teklif edilen Enerji Verimliliği Direktifi, Komisyon tarafından ‘Fit for 55’ paketinde önerildiği gibi, bağlayıcı ve iddialı enerji verimliliği ve yenileme hedefleriyle elektrifikasyonun avantajlarını daha fazla tanımalı ve kapsamalıdır. Enerji Verimliliği ilkesinin sistem seviyesinde de uygulanması, enerji tasarrufu yükümlülükleri planlarındaki maddelerin iyileştirilmesi ve elektrik için birincil enerji faktörünün düzenli olarak gözden geçirilmesine izin verilmesi büyük önem taşımaktadır.

Fit for 55 paketi aynı zamanda karayolu taşımacılığının elektrifikasyonu için de atılmış önemli bir adımdır. Akıllı şarj işlevlerini desteklerken taşıtların karbon emisyonu azaltma sürecine ilişkin net bir çerçeve ortaya kotymaktadır. Karayolu taşıtları için yayınlanan CO2 emisyon performans standartları yönetmeliği, Alternatif Yakıtlar Altyapı Yönetmeliği ve Yenilenebilir Enerji Direktifi gibi düzenlemeler elektrifikasyon için son derece önemlidir. Şarj altyapısının dinamik olarak devreye alınması, şarj havuzlarının konuşlandırılması için minimum gereksinimlerin belirlenmesi, elektrikli araç alımı için hedefler konulması ve doğru tasarlanmış yakıttan bağımsız kredi mekanizmalarıyla elektrifikasyon süreci daha da güçlendirilebilir.

Elektrifikasyonun Faydaları

Elektrifikasyonun en önemli faydası, iklim değişikliği ile mücadeleye katkıda bulunan tüm sektörlerde sera gazı emisyonlarının azaltılmasıdır. Doğrudan veya dolaylı olarak sunduğu faydaları şöyle sıralayabiliriz:

  • Elektrik yanmaya göre daha hassas, kontrol edilebilir ve esnek olduğu için yönetmesi daha kolaydır ve ürün kalitesini iyileştirir.
  • Enerji verimliliği konusu daha düşük bir kritiklik seviyesinde ele alınır. Ayrıca bu sistemler daha az bakım gerektirdiğinde maliyetler düşürülebilir.
  • Elektrifikasyon, neredeyse sıfır kirlilik oluşturmasu sayesinde sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşılmasına katkıda bulunur
  • Elektrifikasyon, en son teknolojilerin benimsenmesini, hizmetlerin dijitalleştirilmesini ve gelişmiş sistemlerle entegrasyonu da kapsar.
  • Elektrikli araçların daha fazla kullanımı ve sera gazı emisyonları üreten ısıtma sistemlerinin kullanımının azaltılması ile hava kalitesi iyileştirilebilir.
  • Elektrikli ev aletleri, en son teknolojileri kullanarak giderek daha fazla dijitalleşmeye izin verebilir. Dijitalleşme yalnızca daha fazla esneklik ve rahatlık sağlamakla kalmaz, aynı zamanda verimliliği artırır, zaman ve maliyetleri azaltır.
  • Yenilenebilir kaynaklar, günümüzde en ekonomik elektrik kaynağıdır. Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretiminin artmasıyla tüketicilerin ödediği faturalar da düşecektir.
  • Elektrifikasyon yeni iş alanları yaratarak ülkelerin ekonomilerine ciddi katkılar sunabilir.

Elektrifikasyon günlük yaşantımızda da birçok rutini ve dinamiği değiştirme potansiyeline sahiptir. Aynı zamanda ekonomileri karbondan arındırma fırsatı sunmaktadır. Bu, iklim değişikliğinin etkisini azaltma çabalarını gerçekten güçlendirebilecek bir süreçtir. Daha fazla sistem elektriğe geçiş yaptıkça, fosil yakıtlara olan bağımlılığımız azalabilir ve bu da bize yenilenebilir kaynaklar aracılığıyla alternatif enerji kaynakları bulma konusunda daha fazla fırsat verebilir. Bu değişikliklerin her biri mevcut enerji sistemlerimizi etkileyeceğinden geçiş sürecinin iyi yönetilmesi gerekir. Bu noktada yapılacak bazı çalışmalar şunlar olabilir:

  • Yerel yönetimler iş yerleri, okullar ve hastanelerin ısıtma, soğutma ve elektrik ihtiyaçlarını karşılamak için temiz enerji üretmek amacıyla güneş panellerini kullanabilir.
  • Elektrifikasyon, bina yöneticilerinin kamu binalarında aydınlatma ve ısıtmada tasarruf elde etmelerini sağlayan enerji yönetimi programlarının kullanımını kolaylaştırmaktadır
  • Toplu taşıma araçlarının elektrifikasyonu hava kalitesini iyileştirmekte, emisyonları ve gürültü kirliliğini azaltmakta, maliyetleri düşürmekte ve halka daha konforlu ve kapsamlı bir hizmet sunmaktadır. Kamu araç filolarını elektrikli araçlara dönüştürmek iyi bir başlangıç olabilir. Elektrikle güçlendirilmiş toplu taşıma çözümleri, akıllı ve çok işlevli hale gelecek olan otobüs duraklarının geliştirilmesini de kapsamalıdır. Nihai hedef, gerçek zamanlı olarak izlenen ve akıllı ve esnek bir şekilde yönetilen elektrikli, döngüsel ve birbirine bağlı akıllı şehirlerinin ana yapısını oluşturacak sürdürülebilir ve entegre ulaşım sistemleri olmalıdır.
  • Şehirlerin elektrifikasyonu, kamu aydınlatmasına yeni bir yaklaşım içermelidir. Kamu kuruluşları eskimiş kamu aydınlatma altyapısını yenilikçi LED çözümleriyle ve aydınlatma hizmetini iyileştiren yeni teknolojilerle değiştirerek akıllı şehirlerini daha işlevsel, verimli ve sürdürülebilir hale getirebilir. Uyarlanabilir (adaptif) aydınlatma, sokak aydınlatmasını gerçek trafik, hava ve parlaklık koşullarına göre ayarlama imkanı sunabilir ve sokak aydınlatmasını optimize edebilir. Ayrıca LED ışıklara kıyasla %20-35 oranında enerji tasarrufu sağlayabilir. Ayrıca, aynı teknolojilerle kamuya açık video gözetimi ve trafik izleme gibi yenilikçi hizmetler oluşturulabilir.